KUR'AN HARİTASI

 ANASAYFA  KUR'AN  KÖKLER  ETİMOLOJİ  İLETİŞİM 


      
 
 

     65 : 1   

 Ayete Git
بسم اللَّه الرحمن الرحيم

*** Açıklamalar için lütfen tıklayınız!
Kelime satırı sonundaki Arapça Kök harflere tıklayarak ilgili köke, kökün tespit edilebilmiş anlam yelpazesine ve o kökten türemiş tüm Kur'an kelimelerine ulaşabilirsiniz.


Türkçe okunuşlarda...
' : kesik ses
ā : uzun "a" sesi verir.
ū : uzun "u" sesi verir.
ǎ : Üstünlü Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "a" sesi verir.
ǐ : Esreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "i" sesi verir.
ǔ : Ötreli Ayn harfi. Boğazın ortası hafif sıkılarak çıkarılır. Kalın "u" sesi verir.
: Hı harfi. Boğazın biraz evvelinden hırıltılarak çıkarılır. Kalın, hırıltılı "ha" sesi verir.
: Se harfi. Dilin ucuna üst dişler hafif bastırılarak okunur. İnce ve peltek "se" sesi verir.
H : Ha harfi. Boğazın tam ortası sıkılarak çıkarılır. Kalın "ha" sesi verir.
S : Sad harfi. Dilin ucu ön alt dişlerin yarısına bastırılarak çıkar. Kalın "sa" sesi verir.
: Kaf harfi. Dilin sonunu damağa vurarak çıkarılır. Kalın "ka" sesi verir.
ƶ : Zal harfi. Dil ucuna üst dişler hafif bastırılarak çıkarılır. İnce ve peltek "ze" sesi verir.
T : Tı harfi. Dilin ucu üst dişlerin etlerine yakın yerden çıkar. Kalın "ta" sesi verir.
Z : Zı Harfi. Dil ucuna üst dişler hafifçe bastırarak okunur. Kalın "za" sesi verir.
D : Dad harfi. Dilin yan tarafını üst azı dişlere vurarak çıkarılır. Kalın "da" sesi verir.
Arapça OkunuşTürkçe OkunuşKelime MealiKökü
يَا أَيُّهَا yā eyyuhā ey
النَّبِيُّ n-nebiyyu peygamber
إِذَا iƶā zaman
طَلَّقْتُمُ Talleḳtumu boşa(mak iste)diğiniz
النِّسَاءَ n-nisā'e kadınları
فَطَلِّقُوهُنَّ feTalliḳūhunne onları boşayın
لِعِدَّتِهِنَّ liǐddetihinne iddetleri içinde
وَأَحْصُوا ve eHSū ve sayın
الْعِدَّةَ l-ǐddete iddeti
وَاتَّقُوا vetteḳū ve korkun
اللَّهَ llahe Allah’tan
رَبَّكُمْ rabbekum Rabbiniz
لَا
تُخْرِجُوهُنَّ tuḣricūhunne onları çıkarmayın
مِنْ min -nden
بُيُوتِهِنَّ buyūtihinne evleri-
وَلَا ve lā ve
يَخْرُجْنَ yeḣrucne kendileri de çıkmasınlar
إِلَّا illā ancak başkadır
أَنْ en
يَأْتِينَ ye’tīne gelmeleri
بِفَاحِشَةٍ bifāHişetin bir edepsizlikle
مُبَيِّنَةٍ mubeyyinetin apaçık
وَتِلْكَ ve tilke bunlar
حُدُودُ Hudūdu sınırlarıdır
اللَّهِ llahi Allah’ın
وَمَنْ ve men ve kim
يَتَعَدَّ yeteǎdde geçerse
حُدُودَ Hudūde sınırlarını
اللَّهِ llahi Allah’ın
فَقَدْ feḳad gerçekten
ظَلَمَ Zaleme yazık etmiştir
نَفْسَهُ nefsehu kendisine
لَا
تَدْرِي tedrī bilmezsin
لَعَلَّ leǎlle belki
اللَّهَ llahe Allah
يُحْدِثُ yuHdiṧu ortaya çıkarır
بَعْدَ beǎ’de sonra
ذَٰلِكَ ƶālike bundan
أَمْرًا emran yeni bir iş
 
Ayet Meali

Yâ eyyuhen nebiyyu izâ tallaktumun nisâe fe tallikûhunne li iddetihinne ve ahsûl iddeh(iddete), vettekûllâhe rabbekum, lâ tuhricûhunne min buyûtihinne ve lâ yahrucne illâ en ye’tîne bi fâhişetin mubeyyineh(mubeyyinetin), ve tilke hudûdullâh(hudûdullâhi), ve men yeteadde hudûdallâhi fe kad zaleme nefseh(nefsetu), lâ tedrî leallallâhe yuhdısu ba’de zâlike emrâ(emren).



Elmalı Hamdi Yazır

Ey Peygamber! Kadınları boşamak istediğiniz zaman onları iddetleri içinde boşayın ve iddeti de sayın. Rabbiniz Allah´tan korkun. Apaçık bir hayasızlık yapmaları hali bir yana, onları evlerinden çıkarmayın, kendileri de çıkmasınlar. Bunlar Allah´ın sınırlarıdır. Kim Allah´ın sınırlarını aşarsa, şüphesiz kendine zulmetmiş olur. Bilmezsin, olur ki Allah, bundan sonra bir durum ortaya çıkarıverir.



Diyanet
Ey Peygamber! Kadınları boşayacağınızda, onları iddetlerini gözeterek boşayın ve iddeti de sayın. Rabbiniz Allah´tan korkun. Apaçık bir hayasızlık yapmaları hali bir yana, onları evlerinden çıkarmayın, kendileri de çıkmasınlar. Bunlar Allah´ın sınırlarıdır. Kim Allah´ın sınırlarını aşarsa, şüphesiz kendine zulmetmiş olur. Bilemezsin, olur ki Allah, bundan sonra bir durum ortaya çıkarıverir.



Ahmed Hulusi
Ey Nebi! Kadınları boşamaya niyetlendiğinizde; iddetlerini dikkate alarak (ay hâllerinden temizlendikten sonra) onları boşayın ve iddeti (sürecini) sayın... Rabbiniz olan Allâh`tan korunun. Açık bir fuhuş yapmaları durumu müstesna, onları evlerinden çıkarmayın, onlar da çıkmasınlar... İşte bu Allâh`ın koyduğu sınırdır! Kim hududullâhı tecavüz ederse, gerçekten nefsine zulmetmiştir. Bilemezsin, belki Allâh bundan sonra bir iş ihdas eder.



Yaşar Nuri Öztürk
Ey Peygamber! Kadınları boşadığınız zaman iddetlerine doğru boşayın ve iddeti iyi sayın! Rabbiniz olan Allah´tan korkun! Onları evlerinden çıkarmayın; onlar da çıkmasınlar. Apaçık ve belgeli bir yüzsüzlük yapmaları durumu müstesna. İşte bunlar Allah´ın sınırlarıdır. Allah´ın sınırlarını çiğneyen kendi benliğine zulmetmiş olur. Bilemezsin, belki Allah bundan sonra yeni bir iş/oluş ortaya çıkarır.



Muhammed Esed
Ey Peygamber! Kadınları boşa(maya niyetlen)diğinizde, onlar için belirlenmiş iddeti gözetecek şekilde boşayın ve süreyi (dikkatlice) hesaplayın ve Allah´a, Rabbinize karşı sorumluluğunuzun bilincinde olun. Onları evlerinizden kovmayın ve açıkça hayasız davranışlarda bulunmadıkça onlar ayrılma(k zorunda bırakılma)sın. Bunlar, Allah´ın koyduğu sınırlardır; ve kim Allah tarafından konulan sınırları aşarsa, aslında kendisine karşı haksızlık etmiş olur, (çünkü, ey insan!) Sen onu bilmezsin, (ama), o (ilk ihlal)den sonra Allah, yeniden bazı şeylerin meydana gelmesini sağlayabilir.



Edip Yüksel
Ey peygamber, kadınları boşadığınız zaman boşama sürelerini gözetin ve bu süreyi iyice hesaplayın. Rabbiniz olan ALLAH’ı dinleyin. Onları evlerinden çıkarmayın, onlar da çıkmasınlar (kötü davranarak onları buna zorlamayın). Ancak kanıtlanmış bir zina işlemeleri bunun dışındadır. ALLAH’ın yasası budur. Kim ALLAH’ın yasasını çiğnerse kendisine zulmetmiş olur. Bilmezsin, belki ALLAH bundan sonra (olumlu) bir iş ortaya çıkarır.*



Mustafa İslamoğlu
Sen ey peygaber! Kadınlarınızı boşamak (istediğinizde), onları bekleme sürelerini gözeterek boşayın ve iddeti sayın. Allah’a karşı sorumlu olduğunuzu bilin. Onları (içinde yaşadıkları) evlerinden çıkarmayınız ve onlar da çıkmasınlar; tabi ki, ayan açık bir ahlaksızlık yapmaları hali müstesna. Bunlar Allah’ın çizdiği sınırlardır: Ve kim Allah’ın çizdiği sınırları aşarsa, artık o kendine zulmetmiş olur; (ve) sen bilemezsin (ey insan), belki de Allah bu (bekleyişin) ardından, birtakım yeni (ve hayırlı) gelişmelere kapı açabilir.



Hakkı Yılmaz
Ey Peygamber! Kadınları boşadığınız zaman onları iddetleri* için boşayın ve iddeti sayın. Ve Rabbiniz Allah’ın koruması altına girin. Apaçık bir aşırılık, iffetsizlik yapmaları hâli dışında, onları evlerinden çıkarmayın, kendileri de çıkmasınlar. Bunlar, Allah’ın sınırlarıdır. Artık kim Allah’ın sınırlarını aşarsa, kesinlikle kendine haksızlık etmiş olur. Bilmezsin, olur ki Allah, bundan sonra bir iş ortaya çıkarıverir.